3 Kasım 2012 Cumartesi

ÇYDD Dila Kurt Eğitim Evi Anılarım



Yaz okulu kapsamında İngilizce eğitmeni olarak görev aldığım Dila Kurt Eğitim Evi, çocuk psikolojisini yakından öğrenmek için bulunmaz bir fırsattı benim için. Kurum olarak da çok güzel bir yer olan Dila Kurt Eğitim Evi, aile sıcaklığında samimi bir ortam içermekte.
   Öğrenci-öğretmen ilişkisi benim derslerden daha fazla önem verdiğim bir husustur. Onlarla aramda çok yaş farkı olmamasının avantajıyla onlara bir öğretmenden çok abla olmayı denedim. 
Öncelikle derslerimizde yeni öğrenilen konuların deftere veya kâğıtlara mutlaka not alınmasını istedim ve bir sonraki ders önceki dersi tekrar ederek yeni konuya geçtik. İngilizce derslerimizde önce konuyu öğretip ardından konuyla ilgili alıştırma veya eğlenceli aktiviteler yaparak anlattığım konunun pekiştirilerek öğrenilmesine çalıştım. Bazen konuyla ilgili resim çizerek onların anlatımını yaptık, bazen boyama yaparak renklerle ilgili çalışmalar yaptık bazense öğrenilenlerle ilgili cümleleri tahtaya yazarak bunları yarıştırdık. İngilizce kelimelerle başlangıç yaptığımız konularda basit cümlelerle başlayıp basit cümleleri bileşik cümlelere çevirdik. Derste sırayla herkesin söz almasını sağladım. Bir dersin kalan son 5 dakikasını dersle ve kurumla ilgili düşünceleri dile getiren bir mektup yazmalarına, bir başka dersin son 5 dakikasını da birlikte eğlenceli fotoğraflar çekilmeye ayırdım.
   Genel olarak derste hem öğrenip hem eğlendiğimizi söyleyebilirim. Öğrencilerin yazdığı mektupları okuduğumda da dersin onları yeterince eğlendirmiş olduğunu gördüm ve sevindim. Ben yaz sıcağında ders yapmaktan hoşlanmayan ve eğlence arayışında olan çocukları gayet iyi anladığımdan onları biraz daha eğlenceye sürükleyerek dersi neşeli hale getirmeye çalıştım. Bu şekilde onların çok da sevmediği İngilizce dersine de istekli ve eğlenceli yaklaşabileceklerini düşündüm. Tek problem öğrencilerin hepsi bir arada olduğunda tek tek konuşmak yerine grup halinde konuştuklarında ortaya çıkan gürültüydü. Zaman zaman sınıfı susturmada görev alan gönüllü öğrencilerim oldu. Böylece bu problemi de bu şekilde çözmüş olduk.
   Orda bulunduğum bu süreçte dans dersinde Latin dansları öğrendiğim, el sanatları dersinde ağaç süslediğim, resim dersinde boyama yaptığım zamanlar oldu; çok eğlenceli vakit geçirdim. Ayrıca öğrenci velileriyle yaptığımız görüşmelerde onlara yaptığım danışmanlıklar da benim mesleğime hazırlık olmuş oldu. Henüz mezun olmamış olduğum için fazla derinlere inmeden, bildiğim ve öğrendiğim kadarıyla velilerin bana anlattığı sorunlara çare olmaya çalıştım. Bu danışmanlık çalışmaları da bana güzel bir deneyim oldu.
   Sonuç olarak; Dila Kurt Eğitim Evi’nde bulduğum sıcak yuva ortamı bana yeni dostlar ve eşsiz deneyimler kazandırdı. Orda bulunduğum vakit içerisinde bana yardımcı olan, bana bu sıcak yuvanın kapılarını açan herkese çok teşekkür ederim. Böyle yararlı bir sosyal sorumluluk projesinin içinde yer almaktan dolayı onur duyuyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder